Sevgilinin terk etmesinden sonra insanlar birçok hissi beraberinde yaşar.Acı hissi yaşanan bu hislerden en yoğun olanıdır.Bu his bazen terk edilen kişide o kadar fazla yoğunlaşır ki hiç beklenmedik hal ve hareketler bu kişiler tarafından sergilenebilir.Bu kişiler;alkol kullanmaya,sosyal medya hesaplarında kendisini terk eden kişiyi sıkı bir şekilde takip etmeye,sürekli olarak kendisini terk eden kişiye mesaj atmaya başlar.
Bazen terk edilen kişi sadece bununla da sınırlı kalmaz.Kendisine,terk eden kişiye yada bir başkasına ciddi anlamda zarar verebilecek kadar hırçınlaşabilir,agresif bir tavırda bulunabilir.Buraya kadar anlattığımız her şeyin bilimsel bir açıklaması var.Yani aşkın,aşk acısının,terk edildikten sonra yaşanan hislerin ve insanın tavırlarındaki farklılıkların bilimsel birer açıklaması bulunmaktadır.
TERK EDİLDİKTEN SONRA BEYİN KİMYASALLARI DEĞİŞİYOR
BİRİNİ ÇOK FAZLA SEVMEK,KOKAİN BAĞIMLILIĞI İLE AYNI ŞEY
BEYİN BİR SÜRE ESKİSİ GİBİ OLMUYOR
Çok seven kişilerin beyni her şey yolundayken gayet istikrarlı bir şekilde çalışmaktadır.Ancak sevdiği kişinin yanındayken beyin,ister istemez dopamin hormonu beklentisine giriyor ve bu kişiler,çok sevdiği kişi tarafından terk edilince beyin,bir sonraki dopamin salgısını beklemeye başlıyor.Ancak bunu elde edemiyor.
Bu yüzden beyin,tıpkı uyuşturucu bağımlısı insanlarda da olduğu gibi ödül sisteminden bir yanıt bekliyor.Bu yanıt dopaminle karşılanırken artık beyne yanıt veren herhangi bir dopamin bulunmuyor.Bu yüzden beyin isteğini karşılayamıyor ve bu isteği daha fazla arttırıyor.
Bahsedilen ödül sistemi beynin ana bölümlerinden biridir.Açlık ve susuzluk durumlarında da beynin aynı sistemi devreye giriyor ve bilinçli hareketlerimizi pas geçerek normalde olmayan hal ve hareketlerde bulunmamıza sebep olabiliyor.
Çok sevilen ancak terk eden eski sevgili olayında da beyin,açlık ve susuzluk durumunda yaptığı etkinliklerin benzerlerini gerçekleştiriyor.Böyle durumlarda terk edilen kişilerin normalin üstünde yemek yemesi ve bir şeyler içmesi,yaşadığı acıya geçici süreliğine çözüm oluyor.Ancak yinede yetersiz kalıyor.Beynin bu anormallikten kurtulması ve kendini yapılandırması – normal çalışmayan bilgisayarın eskisi gibi kararlı çalışması için atılan format misali – gerekiyor.Bu yapılandırma ortalama 3 ay gibi bir sürede gerçekleşiyor.
BEYİN KENDİNE “FORMAT” ATIYOR
Beynin kendini yapılandırması hakkında Saint Louis Üniversitesinden kriminolog (Suç işlemenin insan üzerindeki etkisi,suç işlemenin davranışlar üzerindeki etkisi,suç işlemeyi engellemek için yapılması gerekenler ve suç ile ilgili bilimsel öğretilerle uğraşan kişi) Brian Boutwell yaptığı bir araştırmanın sonucunda şu ifadeleri kullanıyor;
” Doğal seçilimle şekillenen beynimizde ,bizi hayatımızın fırtınalı dönemlerinden çekip alan bir mekanizma mevcut.Bu mekanizma bize;insanların iyileşeceğini,acının zamanla kaybolacağını yani tünelin sonunda bir ışık olduğunu gösteriyor.”